| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
"Eğer doğru sözlü isen (Ey Şuayb), bu durumda gökten üstümüze bir parça düşürüver" (de görelim). |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Gökyüzünden parçalar düşür üstümüze eğer doğru söyleyenlerdensen. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Eğer doğru sözlü biri isen, haydi gökyüzünden parçalar düşür üstümüze de görelim.” |
| Ahmet Tekin Meali |
“Eğer iddianda doğru isen, gökten üzerimize kütleler düşür.”* |
| Ahmet Varol Meali |
Eğer doğru söyleyenlerdensen haydi gökten üzerimize parçalar düşür." |
| Ali Bulaç Meali |
'Eğer doğru söylüyorsan, bu durumda gökten üstümüze bir parça düşürüver.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Eğer doğru söyliyenlerdensen, hemen üzerimize gökten bir parça düşür.” |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Eğer doğrulardan isen, üstümüze gökten (azap) parçaları indir.” dediler. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
“Haydi, eğer doğru söyleyenlerden isen üzerimize gökten bir kütle düşür!” dediler. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
“Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi gökten üzerimize bir parça düşür.” * |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
185,186,187. "Sen ancak büyülenmişin birisin. Bizim gibi bir insandan başka bir şey değilsin. Doğrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eğer doğru sözlü isen göğün bir parçasını üstümüze düşür" dediler. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
“Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi gökten üzerimize bir parça düşür.” |
| Diyanet Vakfı Meali |
Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten azap yağdır. |
| Edip Yüksel Meali |
"Doğru sözlü isen üzerimize gökten kütleler indir." |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
"Şayet doğru sözlülerden isen, üstümüze gökten bir parça düşürüver." |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Üzerimize Semâdan bir kıt'ayı düşürüver haydi sâdıklardan isen |
| Hasan Basri Çantay Meali |
«Eğer doğruculardan isen gökden üstümüze bir parça düşür». |
| Hayrat Neşriyat Meali |
“Eğer (iddiâsında) doğru kimselerden isen, haydi üzerimize gökten parçalar düşür!” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
“Eğer doğru söyleyenlerden isen, o zaman göğü parça parça üzerimize indir” dediler. |
| Kadri Çelik Meali |
“Eğer doğru sözlülerden isen, bu durumda gökten üstümüze bir parça düşürüver.” |
| Mahmut Kısa Meali |
“Eğer gerçekten doğru söylüyorsan, haydi savurduğun tehditleri gerçekleştir; mesela, üzerimize gökten helâk ediciparçalar düşür de, senin Peygamber olduğunu anlayalım!” |
| Mehmet Türk Meali |
“Eğer doğru söyleyenlerden isen (haydi) göğü tepemize parça parça düşür de (görelim.” dediler.) |
| Muhammed Esed Meali |
Eğer doğru sözlü biriysen, haydi, göğü parça parça başımıza indir (de görelim)!” |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
Fakat sen, eğer sözünün arkasındaysan haydi göğü paramparça başımıza indir!” |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
«Artık sen eğer sâdıklardan isen üzerimize gökten bir parça düşürüver.» |
| Suat Yıldırım Meali |
Eğer peygamberlik iddiasında doğru isen haydi gökten üstümüze bir parça düşür, üstümüze azap indir. ” [17, 92; 8, 32] |
| Süleyman Ateş Meali |
Eğer doğrulardansan o halde üzerimize gökten parçalar düşür. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Doğru söylüyorsan gökten üzerimize parçalar düşürsene!” |
| Şaban Piriş Meali |
Eğer, doğru söylüyorsan haydi üzerimize gökten bir parça düşürüver. |
| Ümit Şimşek Meali |
“Doğru söylüyorsan, üzerimize gökten bir parça düşür.” |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Eğer doğru sözlülerdensen, hadi üzerimize gökten parçalar düşür!" |
| M. Pickthall (English) |
Then make fragments of the heaven fall upon us, if thou art of the truthful. |
| Yusuf Ali (English) |
"Now cause a piece of the sky to fall on us, if thou art truthful!"(3218)* |