| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Belli bir süreye kadar; (yaratılışınızı biçimlendirip ayarladık). |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Bilinen bir müddete dek. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
belli bir süreye kadar. |
| Ahmet Tekin Meali |
Vâdesi belli, planlanan bir vakte kadar yerleştirip büyütmedik mi? |
| Ahmet Varol Meali |
Belli bir süreye kadar. |
| Ali Bulaç Meali |
Belli bir süreye kadar; |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Doğum için olan) belirli bir vakte kadar... |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
21, 22. Belli bir süreye kadar, onu sağlam bir yere yerleştirdik. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
21,22. Sonra belli bir süreye kadar onu sağlam bir yere yerleştirmedik mi? |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
21,22. Sonra o suyu, (doğum için) belirli bir vakte kadar sağlam bir yerde (rahimde) muhafaza ettik. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
20,21,22. Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi? |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
21,22. Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk. |
| Diyanet Vakfı Meali |
21, 22. İşte o suyu, belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. |
| Edip Yüksel Meali |
Bilinen bir süreye kadar.* |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Belli bir süreye kadar. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ma'lûm bir kadere değin |
| Hasan Basri Çantay Meali |
ma'lûm bir vaktâ kadar. |
| Hayrat Neşriyat Meali |
21,22. Sonra onu belli bir zamâna kadar sağlam bir yerde (rahimde yerleşik) kıldık. |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Bilinen bir zamana kadar. |
| Kadri Çelik Meali |
Belli bir süreye kadar. |
| Mahmut Kısa Meali |
Ve her geçen gün gelişip büyüyen bu cenini, tarafımızdan belirlenen bir süreye kadar aşamadan aşamaya geçirerek; fiziksel ve ruhsal yeteneklerle donatılmış bir varlık hâline getirmedik mi? |
| Mehmet Türk Meali |
21,22. Sonra Biz onu, belirli bir vakte kadar1 sağlam bir karargâha2 yerleştirdik.* |
| Muhammed Esed Meali |
önceden belirlenmiş bir süreyle? |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
tabii ki önceden belirlenmiş bir süreye kadar… |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Bir malum müddete kadar. |
| Suat Yıldırım Meali |
21, 22. Sonra da o meni nutfesini belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik. [23, 13]* |
| Süleyman Ateş Meali |
Belli bir süreye kadar. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Belli bir süreye kadar orada kaldı. |
| Şaban Piriş Meali |
Belli bir süreye kadar.. |
| Ümit Şimşek Meali |
Belirli bir vakte kadar. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Bilinen bir ölçüye/süreye kadar. |
| M. Pickthall (English) |
For a known term? |
| Yusuf Ali (English) |
For a period (of gestation), determined (according to need)?(5873)* |