| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Nebim!) De ki: “Rabbim, eğer onlara va'ad olunan(azab) ı mutlaka bana göstereceksen,” |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
De ki: Rabbim, onlara vaadedileni bana göstereceksen. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
De ki: Rabbim! Onların uğrayacakları azabı bana göstereceksen, |
| Ahmet Tekin Meali |
“Rabbim, onlara yapılan tehdidi mutlaka bana göstereceksen eğer, beni bırakma.” de. |
| Ahmet Varol Meali |
De ki: "Ey Rabbim! Onlara vaad edileni bana mutlaka göstereceksen, |
| Ali Bulaç Meali |
De ki: 'Rabbim, eğer onlara va'dolunan (azab)ı mutlaka bana göstereceksen,' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ey Rasûlüm) de ki: “- Rabbim! Eğer onlara edilen azab va'dini muhakkak bana göstereceksen, |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
De ki: “Ey Rabbim! Eğer onlara vaadedilen azabı bana gösterecek isen; |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
93,94. “Ey Rabbim! Eğer onlara vaad edilen azabı bana göstereceksen, beni o zâlimlerin içinde bırakma” de! |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
93,94. De ki: “Ey Rabbim! Onlara vaad edilen o azabı bana mutlaka göstereceksen, Rabbim! Beni o zalimler topluluğu içinde bırakma!” |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
93,94. De ki: "Rabbim! Onların tehdit olundukları şeyi bana mutlaka göstereceksen, o zaman beni zalim milletin içinde bulundurma Yarabbi." |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
93,94. De ki: “Ey Rabbim! Onlara yöneltilen tehditleri bana mutlaka göstereceksen, beni o zalim milletin içinde bulundurma.” |
| Diyanet Vakfı Meali |
93, 94. (Resûlüm!) De ki: «Rabbim! Eğer onlara yöneltilen tehdidi (dünyevî sıkıntıyı ve uhrevî azabı) mutlaka bana göstereceksen; bu durumda beni zalimler topluluğunun içinde bulundurma Rabbim!» |
| Edip Yüksel Meali |
De ki, "Rabbim, onlara verilen sözü bana gösterirsen," |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
(Resulüm!) De ki: Rabbim! Eğer onlara yöneltilen tehdidi (dünyevî sıkıntıyı ve uhrevî azabı) mutlaka göstereceksen, |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
De ki: rabbım! eğer onlara edilen vaîdi bana behemehal göstereceksen |
| Hasan Basri Çantay Meali |
De ki: «Rabbim, eğer onların tehdîd edilmekde oldukları (azâbı) herhalde bana göstereceksen», |
| Hayrat Neşriyat Meali |
93,94. (Habîbim, yâ Muhammed!) De ki: “Rabbim! Eğer onların tehdîd edilmekte oldukları şeyi mutlaka bana göstereceksen, o hâlde Rabbim, beni o zâlimler topluluğunun içinde bulundurma!” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Deki “Rabbim! Eğer onlara vaat edilenleri bana göstereceksen.” |
| Kadri Çelik Meali |
De ki: “Rabbim! Eğer onlara vaat edileni bana mutlaka göstereceksen…” |
| Mahmut Kısa Meali |
Ey Müslüman! O zaman Rabb’ine el açıp yalvararak de ki: “Ey Rabb’im, onlara vaadedilen azâbın gerçekleştiğini bana mutlaka göstereceksen eğer, |
| Mehmet Türk Meali |
93,94. (Ey Muhammed!): “Ey Rabbim! Eğer onların tehdit edildikleri (azaba çarptırıldıklarını) bana mutlaka göstereceksen,1 ey Rabbim! Bu durumda beni, şu zâlimler topluluğunun içerisinde bırakma.” de.* |
| Muhammed Esed Meali |
DE Kİ: “Ey Rabbim! [Sana baş kaldıranların] vaad edildikleri azabın gerçekleşmesine tanık olmamı diliyorsan, 56 |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
DE Kİ: “Rabbim! Eğer onları tehdit ettiğin azabı bana ille de[2949] göstereceksen,* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
De ki: «Yarabbi! Eğer onlara edilen vaîdi bana herhalde gösterecek isen.» |
| Suat Yıldırım Meali |
93, 94. De ki: “Ya Rabbî, eğer onlara vâd edilen o azabı bana göstereceksen, beni o zalimler güruhu içinde bırakma! ” |
| Süleyman Ateş Meali |
De ki: "Rabbim, eğer onların tehdid edildikleri şeyi mutlaka bana göstereceksen (ben sağ iken onları cezalandıracaksan)," |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
De ki: “Rabbim! Eğer onların tehdit edildiği şeyi bana gösterecek olursan; |
| Şaban Piriş Meali |
De ki:-Rabbim, onlara vaat edileni eğer bana göstereceksen |
| Ümit Şimşek Meali |
De ki: “Rabbim! Eğer onlara vaad ettiğin şeyi bana göstereceksen, |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
De ki: "Rabbim, tehdit edildikleri şeyi bana mutlaka göstereceksin. |
| M. Pickthall (English) |
Say: My Lord! If thou shouldst show me that which they are promised, |
| Yusuf Ali (English) |
Say: "O my Lord! if Thou wilt show me (in my lifetime) that which they are warned against,-(2933)* |