| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Oysa) Biz ise, onu pek yakın görmekteyiz. (Hesap günü kesindir.) |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve bizse pek yakın görürüz onu. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Ama biz onu yakın görüyoruz. |
| Ahmet Tekin Meali |
Biz de onu yakın bir gelecekte görüyoruz. |
| Ahmet Varol Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Ali Bulaç Meali |
Biz ise, onu yakın görüyoruz. |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Fakat biz, o azabı yakın görüyoruz. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Biz ise, yakın görüyoruz. (Kesinlikle olacağını biliyoruz.) |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
6,7. Kâfirler o azabı uzak görüyorlar; biz ise onu yakın görmekteyiz. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
Fakat biz, onu yakın görüyoruz. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Ama biz onu yakın görmekteyiz. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Biz ise onu yakın görmekteyiz. |
| Edip Yüksel Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Biz se onu yakın görürüz |
| Hasan Basri Çantay Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Hayrat Neşriyat Meali |
Hâlbuki (biz) onu yakın görüyoruz. |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Halbuki biz ise, onu çok yakın görüyoruz. |
| Kadri Çelik Meali |
Biz ise, onu pek yakın görmekteyiz. |
| Mahmut Kısa Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Mehmet Türk Meali |
6,7. Doğrusu onlar, o azabı (ihtimâlden) uzak görüyorlarsa da Biz, onu pek yakın görüyoruz. |
| Muhammed Esed Meali |
ama Biz onu yakın görüyoruz! |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
Biz ise onu çok yakın görüyoruz. |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Halbuki, Biz onu pek yakın görürüz. |
| Suat Yıldırım Meali |
6, 7. Onlar, o günü çok uzakta zannediyorlar, ama Biz yakın olduğunu biliyoruz. |
| Süleyman Ateş Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz.* |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
oysa Biz yakın görüyoruz. |
| Şaban Piriş Meali |
Biz ise onu yakın görüyoruz. |
| Ümit Şimşek Meali |
Biz ise yakın görüyoruz. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Biz ise onu çok yakın görüyoruz. |
| M. Pickthall (English) |
While We behold it nigh: |
| Yusuf Ali (English) |
But We see it (quite) near.(5680)* |