| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ölüm korkusundan) Ayaklar birbirine dolaşmaktadır. |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve baldır, baldıra dolaşınca. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Bacak bacağa dolaşıp kımıldayamayacak hale geldi mi, |
| Ahmet Tekin Meali |
Dünyadan ayrılışın sıkıntısı ile ebedî âleme girişin tedirginliği içinde, bacaklar birbirine dolaşırken kefene sarılır.* |
| Ahmet Varol Meali |
Ve bacak bacağa dolaşır, |
| Ali Bulaç Meali |
(Ölüm korkusundan) Ayaklar birbirine dolaştığında; |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Ölümün şiddetinden de) bacak bacağa dolanmıştır. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Ve ayaklar, birbirine dolanınca (iş kızışınca,) |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
26,27,28,29,30. Hayır! Can köprücük kemiğine dayandığında, “Kim tedavi edecektir?” dendiğinde, onun kesin ayrılış olduğunu anladığında, bacaklar birbirine dolaştığında, o gün sevk yeri yalnızca Rabbinin huzurudur. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
28,29. Artık (dünyaya veda etmek için sırası gelen) ayrılma vaktinin geldiğini anlar ve (ölüm heyecanıyla) bacaklar(ı) birbirine dolaşır. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Bacaklar birbirine dolaşır. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
26,27,28,29,30. Hayır, can boğaza dayandığı, “Kimdir (bunu) iyi edecek?” dendiği, (ölmek üzere olanın da) bunun ayrılış olduğunu bildiği, bacakların birbirine dolandığı zaman, işte o gün sevk ediliş, Rabbinedir. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Ve bacak bacağa dolaşır. |
| Edip Yüksel Meali |
Bacakları birbirine dolaşmıştır. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Bacak bacağa dolaşır.. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Ve dolaşır el ayak: bacağa bacak |
| Hasan Basri Çantay Meali |
Bacak da bacağa dolaşdı mı, |
| Hayrat Neşriyat Meali |
Ve bacak bacağa dolaşır! |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Bacaklar bacaklara dolaştığında. |
| Kadri Çelik Meali |
(Ölüm korkusundan) Ayaklar da birbirine dolaştığında. |
| Mahmut Kısa Meali |
Ve ölüm bütün dehşetiyle onu kucaklayınca, adamın eli ayağına dolaşacak. |
| Mehmet Türk Meali |
28,29. (Kâfir sevdiklerinden) ayrılma vaktinin geldiğini anlar ve (ölüm korkusundan) eli ayağına dolaşır. |
| Muhammed Esed Meali |
ve ölüm sancıları ile örülmektedir: 11 |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
ayaklar birbirine dolaşmıştır: |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve bacak da bacağa dolaşmış olacaktır. |
| Suat Yıldırım Meali |
Bacağı bacağına dolaşır, ölüm acısıyla kıvranır. [6, 61-62] |
| Süleyman Ateş Meali |
Ve bacak bacağa dolaşır. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
ve ayakları birbirine dolaşır[*].* |
| Şaban Piriş Meali |
Bacaklarından can çekilmiş. |
| Ümit Şimşek Meali |
Ayaklar birbirine dolaşır. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Dolaşmıştır el-ayak/kol-bacak. |
| M. Pickthall (English) |
And agony is heaped on agony; |
| Yusuf Ali (English) |
And one leg will be(5825) joined with another:* |