| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Dünyada inkâr ve itiraz edenleri) “Şimdi onu tutun da cehennemin orta yerine sürükleyin.” |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Tutun onu da sürüyün koca cehennemin ta ortasına. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Günaha düşkün olanı tutun, sürükleyerek cehennemin ortasına götürün. |
| Ahmet Tekin Meali |
Allah meleklere:
“Şunu tutun. Kaynayan, köpüren Cehennem'in ortasına sürükleyin.” buyurur. |
| Ahmet Varol Meali |
"Onu tutun, cehennemin ortasına sürükleyin. |
| Ali Bulaç Meali |
'Onu tutun da cehennemin orta yerine sürükleyin.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Allah, cehennemdeki vazifeli meleklere o kâfir için şöyle buyurur): Onu yakalayın da sürükleyib cehennemin ortasına atın. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
İşte o günahkârı tutun, Cehennemin ortasına sürükleyin. |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
Meleklere şöyle emredilir: “Bu suçluyu yakalayın ve onu cehennemin ortasına atın.” |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
(Allah, görevli meleklere şöyle der:) “Tutun onu, cehennemin ortasına atın!” |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
47,48,49,50. "Suçluyu yakalayın, cehennemin ortasına sürükleyin, sonra başına azap olarak kaynar su dökün" denir, sonra ona: "Tad bakalım, hani şerefli olan, değerli olan yalnız sendin. İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir" denir. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
(Allah, görevli meleklere şöyle der:) “Tutun onu, cehennemin ortasına sürükleyin.” |
| Diyanet Vakfı Meali |
47, 48, 49, 50. (Allah zebânilere emreder): Tutun onu! Cehennemin ortasına sürükleyin! Sonra başına azap olarak kaynar su dökün! (ve deyin ki:) Tat bakalım. Hani sen kendince üstündün, şerefliydin! İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir. |
| Edip Yüksel Meali |
Onu yakalayın ve cehennemin ortasına sürükleyin. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Allah meleklere şöyle emreder. "Şunu tutun da Cehennem'in ortasına sürükleyin." |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Tutun onu da yaka paça doğru Cehennemin ortasına sürükleyin |
| Hasan Basri Çantay Meali |
(Zebanilere:) «Tutun onu da, (denilir), sürükleyerek cehennemin ta ortasına götürün». |
| Hayrat Neşriyat Meali |
(Sonra Zebânîlere şöyle emredilir:) “Onu tutun da kendisini Cehennemin ortasına sürükleyin!” |
| İlyas Yorulmaz Meali |
O suçluyu yakalayın ve cehennemin ortasına atın. |
| Kadri Çelik Meali |
“Onu tutun da cehennemin orta yerine sürükleyip atın.” |
| Mahmut Kısa Meali |
Daha sonra Allah, azap meleklerine emredecek: “Onu yakalayın ve alevli ateşin ortasına sürükleyin!” |
| Mehmet Türk Meali |
(Allah meleklere): “Onu tutun ve hemen cehennemin orta yerine sürükleyin,” |
| Muhammed Esed Meali |
[Ve emir gelecektir:] “Onu yakalayın [ey cehennem güçleri,] ve yanan ateşin ortasına sürükleyin; |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
(Derken emir gelir): “Tutun onu, yaka paça sürükleyin kışkırtılmış alevlerin ortasına! |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Onu tutun da cehennemin tâ ortasına sürükleyin. |
| Suat Yıldırım Meali |
47, 48, 49, 50. Allah Zebanîlere: “Tutun onu da, buyurur, cehennemin ta ortasına sürükleyin. Sonra da başının üstünden kaynar su dökün! ”ve deyin ki: “Tat bakalım! Hani üstündün, kudretliydin, asildin! ”İşte hakkında şüphe ve mücadele ettiğiniz o gerçek budur. [52, 13-15] |
| Süleyman Ateş Meali |
(Allah, zebanilere emreder): "Tutun onu, cehennemin ortasına sürükleyin." |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
(Şöyle bir ses duyulacak) “Tutun onu! Kaldırın da şu alevli ateşin ortasına atın! |
| Şaban Piriş Meali |
-Onu tutun, cehennemin ortasına atın. |
| Ümit Şimşek Meali |
Onu tutun, Cehennemin ortasına sürükleyin. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
"Tutun onu, cehennemin tam ortasına götürün!" |
| M. Pickthall (English) |
(And it will be said): Take him and drag him to the midst of hell, |
| Yusuf Ali (English) |
(A voice will cry: "Seize ye him and drag him into the midst of the Blazing Fire! |