| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
Kendileri için (hizmet eden genç) civanlar, etraflarında dönüp dolaşırlar; sanki (her biri) 'sedefte saklı inci gibi tertemiz, pırıl pırıl' (olarak her an hizmetlerine koşacaklardır). |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Ve öylesine genç hizmetçiler, etraflarında dönerdurur ki sanki onlar, haznelerde saklanmış inciler. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Kendilerine ait hizmetçiler etraflarında dönüp dolaşırlar, sanki onlar, sedefteki saklı inciler gibi pırıl pırıl saf ve temiz. |
| Ahmet Tekin Meali |
Kabuğunda saklı, gün yüzü görmemiş inciler gibi, hizmetlerine verilmiş gençler etraflarında dönüp dolaşırlar. |
| Ahmet Varol Meali |
Etraflarında kendilerine ait öyle delikanlılar dolaşırlar ki onlar adeta sedefte saklı inci gibidirler. |
| Ali Bulaç Meali |
Kendileri için (hizmet eden) civanlar, etrafında dönüp dolaşırlar; sanki (her biri) 'sedefte saklı inci gibi tertemiz, pırıl pırıl.' |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
(Hizmet için) etraflarında döner kendilerine ait, sedeflerinde saklı inciler gibi hizmetçiler. |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Etraflarında saklı inci gibi güzel, kendilerine mahsus gençler dolaşırlar (hizmet ederler.) |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
Sedefteki inci gibi olan hizmetçileri, etraflarında dolaşırlar. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
Hizmetlerine verilmiş, sedefte saklı inci gibi gençler (garsonlar) etraflarında (emir almak için) dolaşırlar. |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Sedefteki inciler gibi olan gençler yanlarında dolaşırlar. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Hizmetlerine verilmiş, kabuğunda saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar. |
| Diyanet Vakfı Meali |
Hizmetlerine verilmiş, (kabuğunda) saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar. |
| Edip Yüksel Meali |
Çevrelerinde, inciler gibi korunmuş kendilerine ait hizmetkarlar (servis için) dolaşıp durur. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Kendilerine ait bir takım hizmetçiler de onların etrafında dönerler. Bu gençler sanki sedefleri içine gizlenmiş inci gibidirler. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
Bırıl bırıl da üzerlerine döner kendilerine mahsus hizmetciler, sanki sadeflerinde saklı inciler |
| Hasan Basri Çantay Meali |
O sadefleri içinde gizlenmiş inci gibi civanlar da kendilerine (hizmet için) etraflarında döner (ler). |
| Hayrat Neşriyat Meali |
Ve kendilerine âid genç hizmetçiler etraflarında dolaşır; sanki onlar (sadeflerinde)saklı inciler gibi (tertemiz)dirler! |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Etraflarında, dağılmış incilere benzeyen, hizmetçi çocuklar dolaşır. |
| Kadri Çelik Meali |
Sedefteki saklı inciler gibi olan gençler yanlarında dolaşırlar. |
| Mahmut Kısa Meali |
Çevrelerinde, kendileri için özel olarak yaratılmış olan gün yüzü görmemiş inciler gibi pırıl pırıl, tertemiz genç hizmetkârlar isteklerini yerine getirmek için dolaşıp duracaklar. |
| Mehmet Türk Meali |
Kendilerine ait (sedef içerisinde saklı inciler gibi) tertemiz hizmetçileri1 de etraflarında dönüp duracaklar.* |
| Muhammed Esed Meali |
Ve onları [ölümsüz] gençlikler bekleyecek, 12 [sanki] kendi kendilerinin [çocuklarıymış gibi], 13 kabuklarının içinde saklanan inciler gibi [saf ve temiz]. |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
Ve kendileri için hazırlanmış ebedî bir gençlik ve tazelik onları hiç terk etmeyecek;[4754] tıpkı kabuklarının içinde saklanmış inciler gibi olacaklar.[4755]* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Ve onların üzerlerine kendilerine mahsus birtakım genç hizmetçiler dolaşırlar ki, sanki onlar saklı olan incilerdir. |
| Suat Yıldırım Meali |
Etraflarında kendi hizmetlerine tahsis edilmiş, sedef içinde saklı inci gibi pırıl pırıl civanlar dolaşır. |
| Süleyman Ateş Meali |
Çevrelerinde de kendilerine mahsus, sedef içinde saklı inci gibi civanlar dolaşır (hizmet eder). |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Çocukları[1] çevrelerinde dolaşır; her biri sedefi[2] içinde saklı inci gibidir.* |
| Şaban Piriş Meali |
Etraflarında onlar için görevlendirilen genç hizmetçiler dönüp durur, onlar saklı inciler gibidirler. |
| Ümit Şimşek Meali |
Etraflarında da kendilerine özel, sedefinde saklı inciler gibi hizmetçiler dolaşmaktadır. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Çevrelerinde, kendilerine özgülenmiş genç uşaklar dolaşır; sanki sedeflerinde saklı inciler. |
| M. Pickthall (English) |
And there go round, waiting on them menservants of their own, as they were hidden pearls. |
| Yusuf Ali (English) |
Round about them will serve, (devoted) to them. Youths (handsome) as Pearls(5058) well-guarded.* |