| Abdullah-Ahmet Akgül Meali |
(Ey Nebim!) Rabbin (asla) Seni terk edip unutmamış (sahipsiz bırakmamış) ve Sana darılmamıştır! |
| Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
Rabbin, seni ne terketti, ne de darıldı sana. |
| Abdullah Parlıyan Meali |
Rabbin seni ne terketti ne de darıldı. |
| Ahmet Tekin Meali |
Rabbin seni terketmedi ve sana gücenmedi. |
| Ahmet Varol Meali |
Rabbin seni bırakmadı ve (sana) darılmadı da.* |
| Ali Bulaç Meali |
Rabbin seni terketmedi ve darılmadı. |
| Ali Fikri Yavuz Meali |
Rabbin seni terk etmedi (Ey Rasûlüm), darılmadı da... |
| Bahaeddin Sağlam Meali |
Sahibin olan Allah, ne seni terk etmiştir ne de (sana) kızmıştır.* |
| Bayraktar Bayraklı Meali |
Rabbin seni terketmedi ve sana darılmadı. |
| Cemal Külünkoğlu Meali |
1,3. Kuşluk vaktine ve karanlığı çöktüğü zaman geceye andolsun ki, Rabbin seni terk etmedi ve sana darılmadı.* |
| Diyanet İşleri Meali (Eski) |
Rabbin seni ne bıraktı ve ne de sana darıldı. |
| Diyanet İşleri Meali (Yeni) |
Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da.[585]* |
| Diyanet Vakfı Meali |
1, 2, 3. Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı. * |
| Edip Yüksel Meali |
Rabbin seni ne bıraktı ne de sana darıldı. |
| Elmalılı Hamdi Yazır Meali |
Rabbin seni bırakmadı ve darılmadı. |
| Elmalılı Meali (Orjinal) |
veda' etmedi rabbın sana ve darılmadı |
| Hasan Basri Çantay Meali |
(Habîbim) Rabbim seni terketmedi. (Sana) darılmadı da. |
| Hayrat Neşriyat Meali |
(Habîbim, yâ Muhammed! Vahiy bir müddet gecikmekle) Rabbin seni ne terk etti, ne de (sana) darıldı! |
| İlyas Yorulmaz Meali |
Rabbin seni terk etmedi ve darılmadı. |
| Kadri Çelik Meali |
Ki Rabbin seni terk etmedi ve gazaplanmadı da. |
| Mahmut Kısa Meali |
Rabb’in seniterk etmedi, ey Muhammed ve sana darılmadı da! Zaten hiçbir zaman darılmamıştı; tam aksine, seni dâimâ en büyük nîmetleriyle el üstünde tutmuştu. |
| Mehmet Türk Meali |
(Ey Muhammed!) Rabbin seni terk etmediği1 gibi, sana darılmadı da.2* |
| Muhammed Esed Meali |
Rabbin seni ne unuttu ne de darıldı: 2 |
| Mustafa İslamoğlu Meali |
ki; Rabbin seni ne terk etti, ne de darıldı.[5776]* |
| Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
Rabbin seni ne terketti ve ne de (senden) darıldı. |
| Suat Yıldırım Meali |
Ey Resulüm! Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da. * |
| Süleyman Ateş Meali |
Rabbin, seni bırakmadı ve sana darılmadı. |
| Süleymaniye Vakfı Meali |
Rabbin seni ne bıraktı, ne de senden soğudu[*].* |
| Şaban Piriş Meali |
Rabbin seni terk etmedi ve sana darılmadı. |
| Ümit Şimşek Meali |
Rabbinin seni terk ettiği de yok, sana darıldığı da. |
| Yaşar Nuri Öztürk Meali |
Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da. |
| M. Pickthall (English) |
Thy Lord hath not forsaken thee nor doth He hate thee, |
| Yusuf Ali (English) |
Thy Guardian-Lord hath not forsaken thee,(6177) nor is He displeased.(6178)* |